Zafer Partili Ümit Özdağ'dan çarpıcı İzmir açıklamaları!

Burak Cılasun / İzmir Sıcak Haber

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, İzmir ziyareti kapsamında kente dair fikirlerini İzmir Sıcak Haber okuyucuları için anlattı. Partisinin İzmir'deki 72 bin oyunu az bulduğunu söyleyen Özdağ, İzmir'de Arapça tabelaların sökülmesinin de Zafer Partisinin çalışmalarının neticesi olduğunu vurguladı. Zafer Partisi İzmir İl Başkanlığı'nda bir araya geldiğimiz Özdağ, yerel seçimlerde olabilecek en iyi adaylarla vatandaşın karşısına çıkacaklarını ve iddialı olduklarını söyledi.



Zafer Partisi İzmir'de 72 bin kadar oy aldı. Mennun musunuz?

Türkiye'nin hiçbir yerinde aldığımız oydan memnun değiliz. Şartlar ne olursa olsun, ne kadar düşük bir bütçeyle çalışırsak çalışalım, ne kadar antidemokratik operasyon ve dışlamalara maruz kalırsak kalalım daha yüksek bir oy bekliyorduk. İzmir'den de daha yüksek oy bekliyorduk. Bir ülkede düşünün 17 milyon sığınmacı, kaçak ve işgalci olacak; buna direnen tek bir parti olarak Zafer Partisi olacak ve geri yollamak için somut politikası olan tek bir parti olarak Zafer Partisi olacak, daha yüksek oy almalıydık. Türk halkı ve İzmirliler hata yaptı. Neden? Çünkü şimdi yollamak daha zor hale geldi. Yine de yollayacağız. Seçim sonuçlarını ithal seçmen belirledi. Gelecek seçimlerde daha fazla ithal seçmenle karşılaşacağız. İzmirlilerin Türk İzmir'e sahip çıkmasının zamanı geldi de geçiyor. Yerel seçimlerde İzmir'den çok daha büyük bir destek istiyoruz. İzmir'in sokaklarında rahat yürümek istiyorsanız, akşam sokağa çıktığınızda rahatça yürümek istiyorsanız, işinizi kaybetmek istemiyorsanız, okullarda eğitim kalitesinin düşmesini istemiyorsanız, cebinizden her yıl 11 milyar dolar Türkiye'deki işgalciler için para çıkmasını istemiyorsanız, yılda 5 milyar dolar Suriye'nin kuzeyine para aksın istemiyorsanız, Zafer Partisi'ne yerel seçimlerde oy verin. Zafer Partisi'nin yönettiği belediyelerde bazı şeyler çok daha farklı olacak. Her isteyen, mahallenize ve ilçenize gelip oturamayacak. Her isteyen, sığınmacı kisvesiyle dükkan açamayacak. Bir daireye 5 sığınmacı aile gelip oturamayacak. Belediyelerin kaynaklarından asla ve asla sığınmacılara kaynak aktarmayacağız. Bu para Türk halkının parasıdır. Sığınmacılar istedikleri parkları kullanıp, istedikleri yerden denize giremeyecekler. Onlara belirli yerler belirleyeceğiz ve sadece orayı kullanabilecekler. Bazıları buna ayrımcılık diyecek. Evet ayrımcılık. Doğru olan da bu. Neden mi? ABD'nin bir eyaletinde çocuğunuzu üniversiteye yollamaya kalktığınız zaman, o eyaletteki ailenin çocuğu, sizin çocuğunuzdan daha az paraya o üniversiteye gidiyor. Bir başka eyaletten gelen, ondan biraz daha fazla para ödüyor ama en çok parayı sizin çocuğunuz ödüyor. Bu ayrımcılık mı? Ayrımcılık. Doğru mu? Doğru. Şimdi İzmirli buradaki parkın parasını vergisiyle veriyor. Şimdi siz Türkiye'ye İzmir'e geleceksiniz, sonra da İzmirlinin vergiyle parasını ödediği kaynaktan onun kadar istifade edeceksiniz. Yok öyle bir şey.

Bir fotoğrafta masanızda İzmir'de yerel seçim kamuoyu araştırması raporu vardı. Neler söyleyeceksiniz?

Tüm Türkiye'de yaptırıyoruz. İzmir'de yaptırdığımız, o an için en üstte kalmış. İzmir'de çok güçlü adaylar arayışı içindeyiz. Üçüncü bir yol olarak Türkiye'yi ittifaklar arasında sıkıştırmadan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten taviz vermeden, cumhuriyetin kuruluş ilkelerinden taviz vermeden, sığınmacılar konusunda mırın kırın etmeden, gönüllülük vs. demeden, gerekirse zorla yasaları uygulayacağız diyerek, somut bir Atatürk çizgisinde Türk milliyetçisi parti olarak karşılarına çıkıyor ve desteklerini istiyoruz.

İzmir'de 17 yaşındaki Batuhan, bir Suriyeli tarafından bıçaklanarak öldürülmüştü. Verilen cezanın azlığı vicdanları kanattı. Fikriniz nedir?

Batuhan öldürüldükten sonra evine giden tek genel başkan ben oldum. O dönem il başkanlığımızı yapan Ege Tunca Bey'e görev verdim ve avukatlığını üstlendi. Kendisine teşekkür ediyorum. Davayı sonuna kadar takip etti ve sonuçlandı. Adil ceza çıktı mı? Çıkmadı ne yazık ki. Bir Türk çocuğu, evinin önünde elma yerken, en güvende olduğunu düşündüğü yerde öldürüldü. Biz İzmirli çocukların, Türk çocuklarının kendi mahallelerinde, kendi ilçe ve şehirlerinde güven içinde yaşamalarını istiyoruz. Türkiye'den doktorlar ve yazılımcılar giderken, kendi dilinde okuma yazma bilmeyen adamların ucuz iş gücü olarak Türkiye'ye gelmesinin, Türkiye'nin politik, demografik, ekonomik ve kültürel intiharı olduğunu görüyoruz.

Zafer Partisi'nin İzmir'deki tabela çıkışı sonrası tabelalar indirildi ve ayrıca polis de operasyon gerçekleştirdi. Nasıl yorumluyorsunuz?

Zafer Partisi olmasaydı bunların hiçbiri olmazdı. Zafer Partisi kurulmasaydı işgalcilerin gitmesi değil, nasıl entegre olacakları tartışılırdı. Bugün eğer pankartlar sökülüyorsa ki İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'nın birçok mülteci yanlısı açıklaması var, pankartları sökmesi söz konusu değildi. Daha fazlası asılırdı. Zafer Partisi'nin tavizsiz duruşu ve Seçkin Başkanın bunu sahaya yansıtması hem İzmir Büyükşehir Belediyesi'ni harekete geçirdi hem de devlet kurumunu. Sadece İzmir'de değil bakın İstanbul'da da kaçakları yolluyorlar. Nereye yolluyorlar? Onu da bir başka sefere açıklayacağım.

Son olarak İzmir siyaseti CHP ve AK Parti arasında sıkışmış durumda. İzmirlilere ne söyleyeceksiniz?

Ben İzmirlilere 9 Eylül'deki gibi bir zafer vadediyorum.