Çulhaoğlu: Esnaf bu kentin üvey evladı mı?

Pınarbaşı Esnaf Odası Başkanı Cezmi Çulhaoğlu, İzmir’de bulunan halk ekmek büfelerinde, ekmek satışının yanında son dönemde zeytin, yumurta, zeytinyağı vb. ürünlerin de satılmaya başlanmasını gündeme taşıdı. Ürünlerin korsan olarak mı yoksa Büyükşehir tarafından mı satışa sunulduğunu soran Çulhaoğlu, “Esnaf kendi meslek tanımının dışında tek kalem ürün satamazken, bu şekilde yapılan satışlar haksız rekabet doğuruyor.” dedi.

Çulhaoğlu: Esnaf bu kentin üvey evladı mı?
09 Nisan 2024 - 13:46
İzmir’de vatandaşın ekmeğe daha ucuza ulaşması amacıyla Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan halk ekmek büfelerinde ekmek dışındaki ürünlerin de satılmaya başlanması, “Ürünleri kim satıyor?” sorusunu da beraberinde getirdi. Konuyu kamuoyunun gündemine taşıyan Pınarbaşı Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Cezmi Çulhaoğlu, “Ürünler kimi büfelerde korsan olarak mı satılıyor yoksa Büyükşehir, mahalle mandıralarıyla rakip olmak mı istiyor?” sorusunu sordu. 

"Sırada esnafın ezileceği hangi sektör var?

Küçük esnafın her geçen gün yalnızlaştırıldığını söyleyen Çulhaoğlu, “İzmir’de kendi ürün tanımının dışında ürün satamayan küçük esnafımız, sokak aralarına dahi açılan üç harfli dev zincir marketlerden dolayı, adeta kepenk kapatma noktasına gelmişti. Dev imkanlara sahip marketler, birçok esnafı işsiz bırakırken, son dönemde Büyükşehir de konuya müdahil olarak birçok yere kasap reyonu açmaya başladı. Halk Ekmek büfelerinin sayısı hızla arttı. Çoğu kendi mülkü olan dükkanlarda, belediye personeliyle satış yaparak maliyetini en aza düşürerek satış yapabilen yerel idare karşısında kasaplarımız ve fırınlarımız büyük kayıp yaşarken, şimdi de ekmek büfelerinde zeytin, zeytinyağı, yumurta gibi mandıra ürünlerinin satıldığını görmekteyiz. Bu ürünler Büyükşehir tarafından mı büfelere konmaktadır yoksa kimi büfeler bunu korsan olarak mı satmaktadır? Eğer Büyükşehir satıyorsa, sırada esnafın ezileceği hangi sektör vardır?” diye sordu.

"Yerel yönetimler, esnafla birlikte projeler üretmeli"

Çulhaoğlu, “Dev şirketlerin kazanç hırsı ve yerel yönetimin ekonomik gerçeklerin dışına çıkarak siyasi kazanç argümanı olarak kullandığı satış yerleri arasında esnafımız her geçen gün sıkışmaktadır. Bizler vatandaşımızın en güzel ürüne en hesaplı şekilde ulaşabilmesi için elimizden geleni yapıyor ve dev marketlere karşı ayakta kalabilmek için kazancımızı en aza çekerek çalışıyoruz. Fakat bunu yaparken, bir de yerel yönetimle rekabet etme durumu, bizi iyice zor duruma sokuyor. Halka hizmet etmek, küçük esnafı devre dışı bırakmaktan geçmemeli. Esnaf da halkın bir parçasıdır. İki kutuplu bir sokak ekonomisi, esnafsız mahalleler doğuracaktır. Ahiliğin ayakta kalması için esnafa zarar verecek çalışmalar yapılmamalıdır. Yerel yönetimler, üreticiyle olduğu gibi esnafla da birlikte projeler üretmelidir.” ifadelerini kullandı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum