Merih Eyyup Demir

Merih Eyyup Demir


"Yeni Normal" Sonrası Eğitim Sistemi Üzerine...

17 Haziran 2020 - 10:22

Bütün dünyayı etkisi altına alan ve Aralık 2019 tarihinde başlayarak Haziran 2020 itibariyle devam etmekte olan Covid-19 insan yaşamını derinden etkilemiştir. Çin’den başlayarak dünyaya yayılan Covid vakası; aslında ilk zamanlarında pek farkına varılamadığından, galiba biraz da ekonomik ve sosyal etkileri göz önüne alınarak bir müddet izlenme durumunda kalınmıştır. Ancak işin ciddiyeti gün geçtikçe artmaya başladığında; ülkeler, yavaş yavaş öncelikli olarak ev karantinası olmak üzere çeşitli tedbirler almaya başlamışlardır.

Covid-19 vakası insan yaşamını derinden etkilemiştir. Yaşamın formatı değişmiştir. Ev karantinası uygulaması, hemen her alanda hayata anlamlandırmamızı yeniden değerlendirmemize sebep olmuştur.

Bu yazımızda Covid-19 vakasının eğitim sistemi üzerindeki etkileri ve gelecekte nelerle karşılaşabileceğimizin üzerinde duracağız. Virüs döneminde eğitime ara verilmiş, okullar tatil edilmiştir. Birkaç üniversite tarafından çevrimiçi uygulananlar dışında tüm sınavlar ertelenmiştir.

Ülkemizde eğitime ara verilmesi ile birlikte bakanlığımız tarafından Eğitim Bilişim Ağı (EBA) ile uzaktan eğitim verilmeye başlanmıştır. İlk zamanlarda altyapı sorunları ile birlikte bağlantı problemleri de yaşanmıştır. Sistem zaman içerisinde geliştirilmiş; sınıflar düzeyinde belirli saatlerde eğitim verilmesi uygulamasına geçilmiştir. Sistem içeriğinde öğretmenlerimiz tarafından canlı ders anlatımı, sınavlar, ders tamamlamaları ve çeşitli etkinlik uygulamaları da yapılmıştır.

Salgın sürecinde uygulanagelen uzaktan eğitim modeli, eğitimde zaman içerisinde geçmişin sorgulanması ve geleceğin tasarlanması ile ilgili yeni tartışmalara da zemin hazırlamıştır. Eğitim sistemimizin ezberciliğe, sınav sistemine dayalı olması ara ara tartışılan konulardır. Yine okul binalarının öğrenciyi, özellikle de alt sınıflardaki öğrenciyi ne kadar cezbettiği ara ara tartışılmaktadır. İlgi, istidat ve kabiliyet anlamında eğitimde nerede durduğumuz tartışmalıdır. Salgın dönemi, yukarıda saydıklarımız ve benzeri konuların yeniden ve çok daha teferruatlı tartışılmasına ve geleceğe dair kurgular için de bir zemin hazırlamıştır.

Salgın sonrası ‘yeni normal’ dediğimiz sürecin ne kadar süreceğini kestirmek şimdilik mümkün görünmüyor. ‘Yeni normal’ olarak adlandırılan süreç sonrasında dünyayı ve yaşamı nelerin beklediğini kestirmek elbette çok kolay değildir. Ancak salgının insan psikolojisi üzerindeki etkilerini de dikkate almak durumundayız. Etkileşimin en fazla olduğu alanın eğitim alanı olduğu hesaba katıldığında gelecek günlerin üzerinde en fazla tartışmaya açık alanlarından birinin eğitim olduğu su götürmez bir gerçektir.

Geleceğe dair tartışmaların şimdiden başladığı eğitim sistemimizde geç kalınmadan salgın süreci ile ilgili değerlendirmelerimizi yapmak zorundayız. Geleceğin dünyasını doğru okumak durumundayız. Bu minvalde eğitimde atacağımız, atmamız gereken adımları geç kalmadan atmalıyız. En azından tartışma ortamını genişletmeli, ortaya çıkan fikirleri bir bütün içerisinde ele almalı, çalışma alanlarını geliştirmeliyiz.

"Erken kalkan yol alır" diyerek hızlı davranmalı ve geleceğin dünyasında söz sahibi olmak istiyorsak gelecek nesillerin ‘yeni normal’ süreci sonrasına hızlıca ve yeni bir bakış açısıyla hazırlanmalarını sağlamalıyız.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum