Gamze Gürel

Gamze Gürel


Din

21 Haziran 2020 - 09:45

Sözlükte Arapçadan türemiş, zıt anlamları barındıran, ceza/mükafat, adet/durum, itaat/ isyan, takva, hizmet ve bunun gibi…

Ben demiyorum. Sözlükte anlamı bu.

Büyük kafa karışıklığı! Hafif siyasi, hafif öz benliğimiz, hafif, ne geldik bu dünyaya da kimi kime havale edip, huzurumuzu nasıl tatmin edeceğiz “korkusu…

İnsanoğlunun hep bir şeyleri doğa üstü güce bağlayıp işin içinden sıyrılıyor. Yanlış anlamayın düpedüz Müslümanım ben de!

Ama din işleriyle dünya işlerini her zaman birbirinden ayırırım.

Koşulsuz Yaradan’a ve onun adaletine inanıyorum. Ama haksızlığa uğradığımda bir köşede oturup gelip beni korumasını beklemiyorum mesela.

Şükür etmesini biliyorum ama emeğimin hakkını gelip savunmasını beklemiyorum Tanrı’nın…

Oturduğum yerden ekmek beklemiyorum. Çalışıp kazanıyorum mesela. Kazandığım parayla insan gibi yaşamayı hak ettiğimi biliyorum.

Her fikre körü körüne inanan bir tip de değilim. Araştırır, okurum, öğrenirim.

İklim değişikliğinin, Tanrıyla bir ilgisi olmadığını anlarım o zaman. Yağmur duasına çıkacağıma, ormanları korur bol bol fidan dikerim.

Depremlerin fay hatlarıyla ilgisi olduğunu bilirim, okuyarak. Yeryüzü katmanlarını öğrenirim ve evimi sağlam bir yapı olmasına dikkat ederim.

Duamı da yaparım kafam yastıktayken, yalnızken konuşurum Tanrıya kendimi kimseye göstermeden, ibadetimi yaparım.

Vicdanımın Tanrının sesi olduğunu da bilirim. Hırsızlık, rüşvet, yolsuzluk, istismar, tecavüz, hak yemek gibi kavramların vicdanımı rahatsız edeceğini bilirim. Suya sabuna dokunmadan yaşayamam. Etrafımdakilere duyarlıyım, yardımlarına koşarım ya da haklarını savunurum. Eziyete haksızlığa göz yummanın da günah olduğunu bilirim çünkü.

Bilerek kalp kırmam, kırmaktan kaçınırım.

İşte benim dini ve ruhsal düşüncelerim bu andan itibaren başlar. ’’İNSAN’’

Tanrının bir çamurla ya da bir maymun cinsiyle elde ettiği, ‘’insan’’, duyguları olan ve iradesini istediği zaman kullanabilen duygulu primat, kendisine, etrafına ve Tanrıya karşı her zaman hoş görülü, dürüst olmak zorundadır.

Günümüz koşullarında yaşamanın ve ayakta kalmanın güç olduğu zamanlarda insan olabilmenin erdemini sürdürmeye çalışmak zor olsa da bence maneviyatımızı güçlendirmek için yine Tanrı ile yüzleşmek gerekiyor…

Yani dinsel kalıplara, şekilciliğe gerek kalmadan özümüzü koruyarak…
İnsan! Öyle bir canlı ki, istediği zaman melek  istediği zaman şeytan!
 
Kendisinde buldu bulan
Bulmadı taşrada kalan
Canların kalbinde olan
İnanç nedir şimdi bildim.
 
Muyiddin eder hak kâdir
Görünür her şeyde hâzır
Ayan nedir pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim.     / Muhyiddin Abdal

YORUMLAR

  • 1 Yorum
  • Hüseyin Sami çelebi
    3 yıl önce
    Elinize sağlık, insan olabilmek bir meziyet, eski bir söze göre#vücut bir gemi, akıl yelkeni fikir dümeni, kullan kendini göreyim seni# sevgi ve huzurla kalın