Burak Cilasun

Burak Cilasun


CHP, öz evlatlarını unutursa...

12 Ekim 2022 - 08:29

Cumhuriyet Halk Partisi'nden İzmir Milletvekili olarak seçilen Mehmet Ali Çelebi, bir vekillik döneminde üçüncü partisine geçince, partililer isyan etti. "Benim oylarımla seçildin, oyum sana helal değil, partimizi sattın." vb. cümleler tüm gün sosyal medya hesaplarımızı adeta esir aldı.

Lakin CHP seçmeninin bana göre hesap sorması gereken yer istifa edenler değil, istifa edenleri o makamlara getirenlerdir. Ekinde emeği olmayanları, hasatta söz sahibi edenlerdir.

Mehmet Ali Çelebi'nin yerine İzmir'den üst sıralarda aday gösterilecek bir tane eğitimi, karakteri, duruşu sağlam genç isim yok muydu? Eğer yok denirse CHP'li gençlere büyük ayıp. Eğer varsa ki var olduğunu hepimiz biliyoruz, onların varlığına rağmen başka aday aramak da başka ayıp.

Peki Çelebi istifa eden tek isim mi? Elbette değil. Mesela Sera Kadıgil... CHP'den ayrılıp Türkiye İşçi Partisi'ne geçti. Sera Hanım yerine vekili olduğu İstanbul'da partisine bağlı bir isim yok muydu aday gösterecek? CHP çıkıp diyemez miydi; kardeşim biz işçinin, emekçinin, yoksulun hakkını savunmuyor muyuz? Sen bu parti içinde emeğe sahip çıkamıyor musun? Lakin denmedi. Acı ki Sera Kadıgil'in bugün TBMM'de iktidara yaptı eleştirileri sosyal medyada yine CHP'liler paylaşıyor. İnsan kendi hakkını gasp edeni, hak savunucusu diye paylaşır mı? 

Yine Yalova Milletvekili Özcan Özel, Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy da CHP'den istifa edenler arasında. Yok muydu partisinin ilkelerini parti içinde savunacak kimse bu illerde?

Tabii sadece ayrılanlar değil. Siyasetin içinde yokken bir anda CHP tarafından siyasete dahil edilen Öztürk Yılmaz vardı hatırladınız mı? Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na demediğini bırakmadıktan sonra partiden ihraç edilmişti.

Bir de parti içinde halen var olmaya devam edenler var. Mesela kadınların siyasette daha aktif rol oynaması için CHP'nin tüzüğüne eklenen "Cinsiyet kotası" üstünden PM'ye sokulan Mehmet Bekaroğlu'nu unuttuk mu? Kotanın esas sahibi kadınların içinde CHP Parti Meclisi'ne en az Mehmet Bekaroğlu kadar dahil edilmeyi hak eden hiç mi kadın yoktu?

Yahu "Kadınlar dükkan açması helal değil, kadından memur olmaz, kadınlar mektebe gitmez" diyen tarikat şeyhinin cenazesine, CHP İstanbul Milletvekili sıfatı taşıyan bir kişi nasıl olur da gider? CHP'nin değerlerini özümsememiş kimseler, hangi "politika" uğruna el üstünde tutuluyor? Bu kimseleri aday gösterip, sonra da "Buna oy atacaksınız" demek bu partiye ve partinin değerlerine sıkı sıkıya sahip çıkan yüz binlerce kadının hakkına girmek değil, onlara saygısızlık etmek, yok saymak değil midir?

Hele hele şehirlerin ithal vekilleri... Bu sorunu en çok yaşayan kentlerin başında gelen İzmir'de sade bir vatandaş olarak soruyorum; Ey CHP, İzmir'deki partililerin bu kadar mı değersiz de üst sıralarda kontenjan kontenjan üstüne biniyor?

Milletvekilleriyle başladık ama açıkçası bu liste uzar gider. Esas mesele şu ki CHP Genel Merkezi'nin kendi örgütündeki isimlerin kıymetini bilme vakti geldi de geçiyor. Bugün partinin bayrağını asıyor, afişini yapıştırıyor, broşürünü dağıtıyor diye gençleri ve gençliğinden itibaren CHP'ye emek verenleri ayakçı gibi görenler aldanıyor. 

Bir siyasi parti, bir kez olsun broşürünü dağıtmamış, bayrağını asmamış kişileri milletvekili, belediye başkanı, belediye meclis üyesi, parti meclisi üyesi yapmaya başlarsa o partinin düşmana ihtiyacı kalmaz, kapı da kilit tutmaz.

Dolayısıyla mesele Çelebi meselesi değil, CHP'nin öz evlatlarına sahip çıkıp çıkmama, değer verip vermeme meselesidir. Yoksa gerçek CHP'linin olmadığı yerde "Abdurrahman Çelebi"lerle bu iş yürümez.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum