Ahmet Uğur Baran

Ahmet Uğur Baran


İzmir'de Siyasi Ahlak Şart

16 Eylül 2020 - 13:51

Sevgili dostlar; köşe yazılarımda her ne kadar yerel siyasete girmek istemesem de, "haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır" deyip bugün yerele ilişkin yazmaya karar verdim.

Başlıkta da gördüğünüz gibi yakındığım konu siyasi ahlak. Tabii yanına liyakatı da eklemeden olmaz. Yani muhataplarımızda göremediğimiz kavram...

Ne yazık ki İzmir siyasetinin vitrini "Çav bella" ile örülü olup, Atatürk'ten geçinen bir yapıda da olsa, madalyonun diğer yüzü çok daha farklı.

İzmir'in kuzey yakasında yaşananları hatırlayın. Çiğli Belediye Başkan Yardımcısı Ali Rıza Koçer'e yapılan silahlı saldırı, Foça'da vurulan bir kşinin "Beni Başkan Fatih Gürbüz vurdurttu" diye ifade vermesi, Menemen'in eski başkanının yine aynı ilçede vurulması... 

Bu ve buna benzer olaylar gösteriyor ki İzmir'de siyasete karanlık eller bulaşmış ve bulaşmayı da sürdürüyor. Temelinde rant olduğu iddia edilen bu olaylar siyaset ve ahlak kurumunun arasına para girdiğinin göstergesi.

Sadece bunlar mı? Hayır... Beri tarafa geldiğimizde de kent merkezinde yaşananlar hoş değil. Karşıyaka'da makam odası basma olayını unuttunuz mu? Peki ya arka sıradakiler diye yola çıkıp, aktarmaya 50 kuruş zam yüklemek, vatandaşı şişkin su faturalarıyla bezdirmek, PKK'ya destek bildirisininin imzacılarını belediyeye dahil etmek ve nicesi... Bunlar siyasi ahlaka uymaz. 

Devam edelim ve açık konuşalım; 30+1 belediyeden ki o artı bir, Türkiye'nin en büyük üçüncü belediyesi oluyor, 25+1'ine sahip olmak görünen o ki kimi mahallelerde kibir dağları yarattı. O dağlar ki, sözde demokrasi savunucularına "Size demokrasi bol geldi" bile dedirtebiliyor. Kim bilir daha yakında neler duyacağız? 

Sözün özü sevgili dostlar, yönetim becerisi kısıtlı kadrolar ve ellerindeki paralar bir o yana bir bu yana savrulurken, İzmirliye düşense hayatta kalmaya çalışmak. İşte bu yüzden kentin geleceği için siyasi ahlak ve liyakata çok ihtiyacımız var.

YORUMLAR

  • 0 Yorum