Ahmet Uğur Baran

Ahmet Uğur Baran


Derdiniz meslek mi, siyaset mi?

03 Kasım 2022 - 12:01

Öğretmen sendikaları tarafından dün Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde Öğretmenlik Meslek Kanunu karşıtı eylemler yapıldı.

Çalışanla çalışmayanın arasında fark olmasından rahatsız olan sendikalar "kategorisiz öğretmen istiyoruz" sloganı attı. İyi ama mühendislikte yüksek mühendis varken, doktorlukta pratisyenlikten profesörlüğe giden bir süreç varken nedir bu rahatsızlık? İnsanların gözünün içine bakarak diyebilir misiniz tüm öğretmenlerin bilgi birikimi ve öğrencilere aktarma yeteneği aynıdır diye... Diyemezsiniz efendim. Hiçbir meslek için bu söylenemez. Her mesleğin gurur duyulan isimleri olduğu gibi, mesleğini aşağıya çeken çürük elmaları da vardır.

Peki nedir o zaman öğretmenleri uzman ve baş öğretmen gibi unvanlarla daha iyi noktaya taşıyacak olan mesleki düzenlemeye karşı tepkinin sebebi? Bana göre rahatsızlığın büyük kısmı ideolojik. Eylemde atılan slogan da bunun ispatı niteliğinde.

"Gün gelecek, devran dönecek AKP halka hesap verecek"

Açıkçası bunu duyduğumda kulaklarıma inanamadım ve yanlarına gidip sormak istedim. Siz siyasetçi misiniz? Siz seçimlere mi hazırlanıyorsunuz? Siz muhalefet partisi misiniz? Derdiniz meslekte üzüm yemek mi yoksa devlet düşmanlığı yapıp bağcıyı dövmek mi?

Mesleki bir kanunla ilgili o mesleği icra edenlerin kendi fikirlerini açıklama hakkına sonsuz saygılıyım. Lakin devlet memurlarının bu şekilde siyasi slogan atmasını tehlikeli buluyorum.

Böylesi AK Parti nefretiyle dolmuş bir kitle, son 20 yıldır ortaya konan eserleri öğrencilerine nasıl anlatacak? Yerli otomobil ve savunma sanayindeki yatırımlar başta olmak üzere Türkiye'nin teknolojide kalktığı atağı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde gerçekleştiği için reddedip, çocukları da bundan soğutacak mı?

Kimse kusura bakmasın ama Aybüke Yalçın, PKK'lılar tarafından şehit edildiğinde Aybüke'yi anarken PKK'yı lanetleyemeyen, ağzını açamayan öğretmen sendikasından, genel merkezinden yaralı PYD'li çıkan öğretmen sendikasından bu ülkeye hayır gelmez.

Her şey bir tarafa, "Bu yasa nankörlük" diye slogan atanlara sormak istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin eğitimdeki atılımını, öğretmen haklarındaki iyileştirmeleri görmemek de bir çeşit nankörlük değil mi?

Hatırlayacaksınız 1988 yılındaki Öğretmen filminde büyük usta Kemal Sunal, öğretmenlerin yaşadığı geçim sıkıntısının ne denli büyük olduğunu net bir biçimde göstermişti. İşportacılık yapan öğretmen haberlerini, limon satan öğretmen haberlerini gördüğümüz Türkiye'den geldiğimiz noktanın farkına varmamak mümkün mü?

Öğretmenlerimizin hayat standartlarındaki yükseliş elbette bizim gözümüze batmıyor. Aksine iyileştirmeler yapılmaya devam ediliyor. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli şey, ne yazık ki bazı öğretmenlerin mesleğe siyaset bulaştırması ve bunu öğrencilere de empoze etmesi riskidir. 

YORUMLAR

  • 0 Yorum