Ayasofya ve Libya Tokadı

Tarihin çeşitli dönemlerinde karşı karşıya geldiğimiz ve Osmanlı döneminde yüzlerce yıl boyunca valimiz tarafından idare edilen Yunanistan, bugünlerde iki konuda hop oturup hop kalkıyor.

Bunların ilki Libya ve Doğu Akdeniz, diğeriyse Ayasofya...

Kıbrıs'ın güneyindeki minik devlete dayanıp, Avrupa'dan icazet bekleyerek Akdeniz'deki enerji kaynaklarına sahip olmaya çalışan kıtanın şımarık çocuğu, yakın zamanda elindeki adaları Almanya'ya satmayı tartıştığını unutmuş olacak ki, en büyük komşusu Türkiye'ye yönelik yersiz tavır ve açıklamalarıyla halkını domine etmeye çalışıyor. 

Mısır ve İsrail ile birlikte yaptıkları kıta sahanlığı anlaşması karşısında Türkiye ve Libya'nın meşru yönetiminin gerçekleştirdiği anlaşmayı bozmak için uluslararası bir suç işlemeyi göze alarak isyancı General Hafter'i destekleyen komşumuz, meşru hükümetin Türkiye destekli tokadı karşısında iyice afalladı.

Öyle ki, milletimizin kılıç hakkı olan ve akıbetini yine bu milletin belirleyeceği Ayasofya üstünden yapılan provokasyonların haddi hesabı yok. Ayasofya'da Kur'an okununca, Dimetoka'da tarihi Çelebi Mehmet Camii'nin minaresine Yunan bayrağı asarak kendince karşılık verdiğini sanan komşumuz, şimdi de Ayasofya'ya karşı Selanik'te bulunan Atatürk Anı Evi üstünden provokatif bir kampanya başlatmış durumda. Fakat bilmeliler ki yüzlerce yıl Ezan-ı Muhammedi ile dersaadetin semalarına ilahi bir seda bırakan Ayasofya'da, namaz kılmaya hazır yüz binler, Selanik'teki Atatürk evini de korumaya hazırdır. Geri dönüşü olmayan testlere kalkışacaklar bilmelilerdir ki, karşılarında artık çok daha güçlü bir Türkiye vardır.

Tabii bu konuda duruşumuzu ortaya koyarken Türkiye olarak aklıselim davranıp, sınırımızda yer alan bu vassal devlete cevap verirken bizim dengimizin onlar değil, onların vasileri olduğunu hissettirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın "Yunanistan kuru sıkı atıyor. Haddini bil" şeklindeki çıkışı da bu düşüncemi ve hissiyatımı taçlandırmaktadır.

Zira Türkiye'nin dengi G8 ülkeleridir. Dünya beşten büyüktür diyen Türkiye'nin rakibi, BM'yi kendi kanatları altına alıp, gezegende at koşturmaya çalışanlardır. Düşünün ki bir tarafta kendi silahlarını yapan, Suriye'den Libya'ya kadar bölge politikasında ABD ve Rusya ile mücadele gücü olan, mazlumların umudu bir Türkiye varken, diğer taraftaysa tek başına herhangi bir anlam ifade etmeyen Yunanistan var. 

Ey milletim, cacikiye iç malzemesi olamayacakların seni kutlu yolunda oyalamasına izin verme. Bırak onlar sabah akşam televizyonda senin askeri ve siyasi başarını tartışsın. Sen ki dünyaya yeniden gelecek adeletin timsalisin. Sen ki kutlu yolunda yürürken Üstad Necip Fazıl Kısakürek gibi "Aç kapıyı haber var ötenin ötesinden. Dudaklarda şarkılar kurtuluş bestesinden. Biz geldik bilen bilsin" diyensin.